Made You Look
Seni Baktırdım
I could have my Gucci on
Gucci'mi takabilirim
I could wear my Louis Vuitton
Louis Vuitton'umu giyebilirim
But even with nothin' on
Ama üzerinde hiçbir şey olmasa bile
Bet I made you look (I made you look)
Bahse girerim seni baktırdım (seni baktırdım)
I'll make you double take soon as I walk away
Ben uzaklaşır gitmez seni iki katına çıkaracağım
Call up your chiropractor just in case your neck break
Boynunuzun kırılması durumunda masörünüzü arayın
Ooh, tell me what you, what you
Ooh, söyle bana ne, sen ne
What you gon' do, ooh
Ne yapacaksın, ooh
'Cause I'm 'bout to make a scene, double up that sunscreen
Çünkü bir sahne yapmak üzereyim, o güneş kremini ikiye katlamak
I'm 'bout to turn the heat up, gonna make your glasses steam
Isıyı yükseltmek üzereyim, gözlüklerini buharlaştıracağım
Ooh, tell me what you, what you
Ooh, söyle bana ne, sen ne
What you gon' do, ooh
Ne yapacaksın, ooh
When I do my walk, walk (Oh)
Yürüyüşümü yaptığımda, yürü (Oh)
I can guarantee your jaw will drop, drop (Oh)
Çenenizin düşeceğini garanti edebilirim, düşecek (Oh)
'Cause they don't make a lot of what I got, got (Ah, ah)
Çünkü sahip olduklarımdan pek bir şey yapmıyorlar, aldım (Ah, ah)
Ladies if you feel me, this your bop, bop (Bop-bop-bop)
Bayanlar beni hissediyorsanız, bu sizin bop, bop (Bop-bop-bop)
I could have my Gucci on (Gucci on)
Gucci'mi takabilirim (Gucci'mi)
I could wear my Louis Vuitton
Louis Vuitton'umu giyebilirim
But even with nothin' on
Ama üzerinde hiçbir şey olmasa bile
Bet I made you look (I made you look)
Bahse girerim seni baktırdım (seni baktırdım)
Yeah, I look good in my Versacе dress (Take it off)
Evet, Versace elbisemin içinde iyi görünüyorum (Çıkar onu)
But I'm hotter whеn my morning hair's a mess
Ama sabah saçlarım dağınık olduğunda daha seksiyim
'Cause even with my hoodie on
Çünkü benim kapüşonumla bile
Bet I made you look (I made you look)
Bahse girerim seni baktırdım (seni baktırdım)
Mhm-hm-hm
And once you get a taste (Woo), you'll never be the same
Ve bir kez tadına vardığında (Woo), asla aynı olmayacaksın
This ain't that ordinary, this that 14 karat cake
Bu o kadar sıradan değil, bu 14 karatlık pasta
Ooh, tell me what you, what you
Ooh, söyle bana ne, sen ne
What you gon' do, ooh
Ne yapacaksın, ooh
When I do my walk, walk (Oh)
Yürüyüşümü yaptığımda, yürü (Oh)
I can guarantee your jaw will drop, drop (Oh)
Çenenizin düşeceğini garanti edebilirim, düşecek (Oh)
'Cause they don't make a lot of what I got, got (Ah, ah)
Çünkü sahip olduklarımdan pek bir şey yapmıyorlar, aldım (Ah, ah)
Ladies if you feel me, this your bop, bop (Bop-bop-bop)
Bayanlar beni hissediyorsanız, bu sizin bop, bop (Bop-bop-bop)
Ooh, I could have my Gucci on (Gucci on)
Ooh, Gucci'mi takabilirim (Gucci'mi)
I could wear my Louis Vuitton
Louis Vuitton'umu giyebilirim
But even with nothin' on
Ama üzerinde hiçbir şey olmasa bile
Bet I made you look (Said I made you look)
Bahse girerim seni baktırdım (Seni ben yaptım dedim)
Yeah, I look good in my Versace dress (Take it off, baby)
Evet, Versace elbisemin içinde iyi görünüyorum (Çıkar onu bebeğim)
But I'm hotter when my morning hair's a mess (A mess)
Ama sabah saçlarım karmakarışık olduğunda daha seksiyim (Bir karmaşa)
'Cause even with my hoodie on
Çünkü benim kapüşonumla bile
Bet I made you look (Said I made you look)
Bahse girerim seni baktırdım (Seni ben yaptım dedim)
Yorumlar
Yorum Gönder